Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Kulak Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Murat Şirin, uyku sırasında seçilen pozisyonun nefes kalitesini ve sabah hissedilen rahatlığı doğrudan etkilediğini belirtiyor. Özellikle sırtüstü yatmanın burun tıkanıklığını artırabildiğine dikkat çeken Şirin, bu pozisyonun yumuşak damak ve dil kökünün geriye düşmesine neden olarak solunum yolunu daralttığını vurguluyor. Ayrıca soğuk ve kuru havalarda burun içindeki konkaların şişmesi de tıkanıklığı artıran önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.
Burun tıkanıklığının geçmemesine yol açan bir diğer etken ise kontrolsüz kullanılan burun spreyleri oluyor. Havayı nemlendirmek ve ısıtmakla görevli olan nazal konkalar, bu spreylerin uzun süreli kullanımı sonucu ilaçlara yanıt vermemeye başlıyor. Bu durumda burun mukozasındaki reseptörlerin duyarsızlaştığını ifade eden Op. Dr. Murat Şirin, burun etlerinin sürekli şiş halde kaldığını ve öncelikli tedavinin bu spreylerin kontrollü bir şekilde bırakılması olduğunu söylüyor.
Kontrolsüz burun spreyi kullanımı risk taşıyor
Burun içindeki yapısal sorunlar da nefes almayı güçleştiren temel nedenler arasında yer alıyor. Burun içini ikiye ayıran ve septum adı verilen yapıdaki eğrilikler, hava akışını kısıtlayarak gece boyunca yaşanan rahatsızlıkları tetikliyor. Doğuştan gelebilen veya sonradan alınan bir darbe sonucu oluşabilen bu eğrilikler, genellikle burun etlerinin büyümesiyle birlikte görülüyor.
Nefes almayı zorlaştıran bu yapısal durumlar, zamanla şu sağlık sorunlarına yol açıyor:
- Sık tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonları
- Sinüzit ve burun kanaması
- Baş ağrısı ve horlama
- Ciddi uyku sorunları
Yapısal bozukluklar ameliyatla düzeltilebiliyor
Burundaki yapısal bozukluklar günlük yaşamı etkilemeye başladığında, bu sorunlar cerrahi müdahale ile kalıcı olarak düzeltiliyor. Ameliyat seçeneğinin yanı sıra, bazı ilaçların yan etkisi olarak ortaya çıkan burun eti şişmelerinde ise doktor kontrolünde ilaç değişikliği yapılabiliyor. Op. Dr. Murat Şirin, burun sağlığının korunması için uzman görüşünün ve doğru tedavi yöntemlerinin hayati önem taşıdığını hatırlatıyor.
