Görünürde basit bir kilo problemi gibi dursa da özellikle kadınları etkileyen kronik bir rahatsızlık olan lipödem, hem fiziksel hem de duygusal açıdan yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebiliyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzm. Dyt. Büşra Şen, vücuttaki ödem ve iltihabı azaltmaya yönelik beslenme önerilerinde bulunuyor. Doğru beslenme sayesinde hem şikayetlerde azalma sağlanıyor hem de yaşam kalitesi artıyor.
Lipödem, çoğunlukla kadınlarda deri altı yağ bağ dokusunun anormal dağılımı olarak ortaya çıkan kronik bir hastalık olarak tanımlanıyor. Genellikle morarma, ağrı ve ödemle birlikte görülen bu rahatsızlık, toplumda yeterince bilinmediği için obezite ya da lenfödemle karıştırılabiliyor. Lipödem sadece kilo artışı değil; aynı zamanda kronik ödem ve iltihap durumunu da beraberinde getiriyor. Bu nedenle uygulanan beslenme planı klasik diyetlerden farklılık gösteriyor.
Kas kütlesini korumak için proteinin önemi
Lipödem diyeti yapmak isteyen kişilerin ihtiyaçları, bir uzman kontrolünde metabolizmaya bağlı olarak belirleniyor. Dengeli bir diyet ile vücudun ihtiyaç duyduğu mikro ve makronütrientler karşılanabiliyor. Yeterli protein alımı sayesinde kas kütlesinin korunması sağlanırken tokluk hissi de artış gösteriyor. Yumurta, somon, hindi, yeşil mercimek ve maş fasulyesi yüksek protein kaynakları arasında yer alıyor.
Bu süreçte şeker ve beyaz ekmek gibi rafine karbonhidrat tüketimi iltihabı artıracağı için bunlardan uzak durulması gerekiyor. Bunlar yerine karabuğday, kinoa, siyez unlu tahıllar ve siyah pirinç gibi kompleks karbonhidratlar tercih ediliyor. Yaban mersini, avokado, brokoli, enginar ve ceviz gibi antiinflamatuvar besinler diyete sıkça dahil ediliyor. Zerdeçalın içindeki kurkuminden daha fazla yararlanmak için ise karabiber ve zeytinyağı ile birlikte tüketilmesi tavsiye ediliyor.
Sıvı tüketimi ve tuz kısıtlamasının etkileri
Günlük yeterli su tüketimi vücudun hidrasyonunu sağlamada kritik bir rol oynuyor. Örneğin 70 kilogram ağırlığındaki bir bireyin günlük ortalama 2,5 litre su tüketmesi gerekiyor. Sıvı alımını desteklemek için soğuk çorba, kefir ve ayran gibi besinlerden de faydalanılıyor. Tuz alımını sınırlamak ise vücuttaki sıvı tutulumunu azaltarak şişkinliği hafifletiyor.
Özellikle işlenmiş katkı maddeli salam, sosis, sucuk ve yüksek tuz içerikli turşu, salça, peynir gibi gıdaların azaltılması öneriliyor. Lipödemsiz bir yaşam sürmek isteyenler için şu temel adımlar öne çıkıyor:
- Antiinflamatuvar besinler tüketin
- Tuz tüketimini kısıtlayın
- Yeteri kadar su için
- Düzenli egzersiz yapın
- Stres yönetimini sağlayın
- Hazır gıdalar tüketmeyin
- Bitkisel ağırlıklı beslenmeyi tercih edin
Lipödemle savaşan antioksidan smoothie tarifi
Lipödemle mücadelede besinlerin gücünden yararlanmak büyük önem taşıyor. Evde kolayca hazırlanabilen bir içecek, ödem atmaya yardımcı olurken kilo verme sürecini de destekliyor. Bir su bardağı sade kefir, 5 yaban mersini, 5 aronya ve 1 tatlı kaşığı chia tohumu blenderdan geçirilerek her gün tüketilebiliyor.
İsteğe bağlı olarak buz eklenerek hazırlanan bu tarif, özellikle sıcak yaz günlerinde serinletici bir seçenek sunuyor. Uzm. Dyt. Büşra Şen, bu tür sağlıklı beslenme alışkanlıklarının ve yaşam tarzı değişikliklerinin lipödemle mücadelede en etkili silahlar olduğunu belirtiyor.
